Kripto Nedir? Diğerleri Sadece Bunu Konuşurken Aptallık mı Ediyorum?

Bugün Pazartesi. İşe geldiniz, e-postalarınızı kontrol etmeli ve haftanızı organize etmelisiniz. Bunun yerine, Twitter hesabınıza yöneliyorsunuz.

Çalışma haftasında beş gün daha var. Boş zamanınız var ve işleri biraz daha erteleyebilirsiniz. Twitter, sabahınıza tanıdıklık ve rahatlık havası getiriyor.. ta ki yine aynı şeyi görene kadar.

Herkesin konuştuğu tek şey bu. Yeniden.

Genç Bitcoin milyonerleri hakkında hikayeler gördünüz. Şaka olarak başlayan bir meme tokeniyle milyoner olan bir adam var. Sinema meraklıları bile buna bayılıyor.

Ayrıca Shiba Inu denen şeye olan bu takıntı da neyin nesi?

Bu konudan yeterince uzun süre kaçındınız ve şimdi kaçırma korkunuz sonunda daha fazlasını öğrenmek konusundaki isteksizliğinize baskın çıktı.

Cevabını merakla beklediğiniz soruların yanıtını almak için doğru yere geldiniz.

Neler oluyor?

Bir “çılgınlık” hissi var, değil mi?

Bunun nedeni kısmen, birçok insanın kriptonun finansal sistemde ve toplumun diğer bölümlerinde devrim yaratacağına, tıpkı internetin yaşam biçimimizi nasıl değiştirdiği gibi bir devrim yaratacağına inanmasıdır. Aynı insanların çoğu kripto sayesinde çok zengin oldu. Bu, birinin teknolojiye olan inancı için çok şey yapabilir.

Başa dönecek olursak, kriptopara birimleri 2009 yılında Bitcoin ile başladı. Hükümetler, merkez bankaları ve büyük bankalar gibi güçlü, merkezi kurumlar tarafından kontrol edilen ABD doları veya Euro gibi fiat para birimlerine bir alternatif olarak oluşturuldu.

2009’a geri dönerseniz, dünya hala mali krizin sancıları içindeydi. Sistem alt üst olmuştu. O zamandan beri, ekonomiye büyük miktarda yeni para pompalandı.

Bitcoin ve diğer bazı kriptopara birimleri, sabit bir arz ile merkeziyetsiz bir para birimi sunmak için oluşturuldu. Örneğin, basılacak Bitcoin sayısı 21 milyon ile sınırlandırılmıştır.

Tüm kriptopara birimleri, daha fazla blok eklemek için veri “bloklarından” oluşan bir “zincirin” yeni verileri doğruladığı bir blockchain yani blokzinciri ağı adı verilen bir şey üzerinde çalışır.

Konsept son yıllarda popülerlik kazandı ve şimdi finansal krizde parmağı olan Wall Street bankalarının çoğu bile dahil oluyor. Bu durum da daha fazla yatırımcıyı cezbetti.

Şu anda çok tuhaf hissettiren bir ortama yol açan şey budur.

Tamam. Ama bir Shiba Inu’nun bunların herhangi biriyle ne ilgisi var?

İyi soru! 2011 yılında, kuralları yeniden icat etmeyi umarak Bitcoine alternatifler – yani altcoinler – sahneye çıktı. Şimdi, Tesla CEO’su Elon Musk’ın yeni yavrusunun bir fotoğrafını tweetlemesinden sonra geçen hafta büyük bir patlama yapan Shiba Inu adlı bir coin de dahil olmak üzere binlerce var.

Bitcoin’in değişken olduğunu düşünüyorsanız, bir de altcoinleri düşünün, memeler ve sosyal medyanın bu oynaklığa nasıl katkıda bulunabileceğini düşünün.

Sanırım anladım. Peki bir kriptopara birimi bir değişim aracı mıdır? Spekülatif bir yatırım mı?

Her ikisi de.

Interactive Brokers’da pazarlama ve ürün geliştirmeden sorumlu başkan yardımcısı Steve Sanders, “Bu, işlerin nereye gittiği düşünüldüğünde kesinlikle bir yatırım olabilir, ancak elbette gömleğinizi kaybedebilirsiniz” dedi.

“Kesinlikle hükümetlerin çıkardığı para birimlerinin yanında yer alması gereken bir para birimi. Kesinlikle spekülatif – arkasında ne olduğunu veya ne olacağını kim bilebilir?”

Yani kriptoparamla gerçekten bir şeyler satın alabilir miyim?

Şu anda, kriptopara birimleri ağırlıklı olarak altın gibi finansal varlıklar olarak kullanılıyor. Ancak onu günlük yaşamda kullanmanın yeni ortaya çıkan yolları var. El Salvador’da “Bitcoin Beach” adlı bir kasaba, bu dijital varlığı kullanıyor.

Daha geniş anlamda, insanların kriptopara birimlerini kullanmasına izin veren uygulamalar ortaya çıkıyor. Örneğin BitPay, insanların dijital varlıklarla ödeme yapmasına izin vermek için günlük alışveriş yaparken kullandığınız kart okuyucuları yapan Verifone ile ortaklık kurdu. BitPay ayrıca insanların Snickers gibi günlük ürünleri ve lüks ürünleri satın almasına izin vermek için Apple Pay ile birlikte çalıştı.

Bir plak şirketi, Coinbase ile yeni bir ortaklık sayesinde sanatçılara seçtikleri kriptopara biriminde ödeme yapmayı bile teklif etti.

Satın almak istemediğim için aptal mıyım?

Belki! Bitcoin tüm zamanların en yüksek seviyesine doğru yükseliyor ve bundan daha fazla artmayacağını kim söyleyebilir?

Yarın ne olacağını kimse bilemez. Nisan ayında rekor 65.000$’a ulaştıktan sonra olduğu gibi çökebilir veya yükselmeye devam edebilir. Varlık sınıfının spekülatif, yüksek riskli ve bazen de yüksek getirisi olan doğası budur.

Sanders’ın şu tavsiyesi var: “Sırf herkes alıyor ve ben geri kalmış gibi hissediyorum diye düşünüyorsanız satın almayın. Portföyünüzü çeşitlendirmek için elinizdeki ekstra nakit gibi bir fırsatınız varsa, kriptopara birimleri gibi yüksek riskli bir varlığa yatırım yapmak makul bir seçenek olabilir.”

İnsanlar bu paraların değerine nasıl karar veriyor?

¯\_(ツ)_/¯

Dogecoin ve Shiba Inu gibi şaka olması gereken projelerde açık spekülasyonlar var. Ancak şu anda Bitcoin ve Ethereum gibi daha ciddi niyetlerle kurulan projelerdeki fiyat hareketleri de en azından kısmen spekülasyonun bir sonucu.

Hisse senetlerinde, fiyat-kazanç oranları gibi şirketlere değer vermek için birçok standart yol varken, kripto yöntemleri henüz yapılandırılmış veya yaygın olarak bilinmiyor.

Bitcoin bu yıl ikiye katlandı. Ethereum beş katına çıktı. Birçok altcoin daha da gülünç rakamlar elde etti. Elbette bu bir noktada duracak mı?

1 Ocak 2021’de bitcoin’e 100 dolar yatırmış olsaydınız, şimdi 202.28 dolarınız olurdu.

Aynı şeyi 1 Ocak 2018’de yapsaydınız, 444.38 dolarınız olurdu.

2015? 18,907.81 dolar olurdu.

Evet, kripto piyasasının çeşitli alanlarında çok fazla spekülasyon var. Evet, en azından bazı kriptopara birimlerinin çılgın zirvelere ulaşması bir noktada olabilir. Ancak bunun gerçekleşip gerçekleşmeyeceğini kimse kesin olarak bilmiyor.

Bazıları, kriptonun 1999 ve 2000 yıllarında dot-com balonu gibi sonunun geleceğini söylüyor. İnternet gerçekten toplumu değiştirirken ve bazı şirketler büyük kazananlar olurken, yatırımcıların para yatırdığı firmaların çoğu çöktü. Balon patladığında nihai kazananlar bile büyük kayıplar yaşadı.

Kriptoda, belirli protokoller veya projeler diğerlerinden daha ikna edici kullanım örneklerine sahip gibi görünüyor ve kalıcı olabilir. Örneğin, Ethereum blokzinciri üzerine inşa edilen birçok projenin daha fazla amacı var gibi görünüyor – örneğin Wificoin, Shiba Inu gibi coinlerden ziyade halka açık WiFi erişimini kolaylaştırmayı hedefliyor.

Hükümetlerin bunlardan herhangi biri için çok mutlu olduğunu hayal edemiyorum.

Regülasyonlar şu anda bazı kripto yatırımcılarını korkutuyor. Hükümetlerin, para politikasını kontrol etme yeteneğini engellediği için kriptopara birimlerini – veya en azından bazılarını – doğrudan yasaklayacağına dair bir düşünce var. Çin bu yolu çoktan aldı.

Diğerleri, düzenlemenin varlıkları meşrulaştıracağı ve yatırımcıları koruyacağı için iyi olacağına inanıyor.

FalconX kripto borsasının kurumsal kapsama başkanı Aya Kantorovich, bu yılın başlarında Insider’a verdiği demeçte, “Regülasyonların alan için harika bir şey olduğuna %100 inanıyorum” dedi.

“Alandaki herhangi bir büyümeyi engellemeyeceğini umuyorum. Endüstri ile regülatörler arasındaki iletişim oldukça arttı ve bu gerçekten iyi yönde bir işaret.”

Tamam. Son sorum. Kripto fanatikleri kült gibi davranma eğiliminde. Onlarla takılmaya başlamalı ve profil resmimi lazer gözlerle değiştirmeli miyim?

Kripto Twitter’da birkaç dakika geçirin.. “To the Moon!” ve “Diamond Hands!” gibi bir dizi ifade göreceksiniz. Ve büyük olasılıkla dijital varlıklar hakkında şüphe veya şüphecilik ifade edenlere daha nahoş mesajlar.

Bunun bir nedeni, kriptoya dahil olan veya yatırım yapan birçok kişinin blokzinciri teknolojisinin potansiyeline inanmasıdır. Ancak birçoğunun, varlıkların iyi durumda olmasıyla muhtemelen doğrudan bir finansal çıkarı vardır. Ne olursa olsun, bu yaygın, abartılı övgüler kesinlikle sağlam tartışmalara yol açmaz ve dışarıdan gelenleri caydırabilir.

• Bu da ilginizi çekebilir: Bitcoin Hakkında Şaşırtıcı Bilgiler

Kaynak: businessinsider